Bölüm Sekreterliği: 0216 554 15 00 | Dahili: 1024 - 1026
Kalp Yetersizliğinde Minyatür Yapay Kalp Uygulamalarıyla Hizmetinizdeyiz.
Gerek gebelik esnasında yapılan fetal ekokardiyografi ve gerekse de doğum sonrası erken dönemde yapılan ekokardiyografi sayesinde doğumsal kalp hastalıklarının sayısı artmış olup, özellikle yenidoğan döneminde ameliyat edilmesi gereken bebeklerin başarılı bir şekilde ameliyat edildiği merkezimiz 7 gün 24 saat hasta kabul etmekte ve bebeklerin ameliyatları gerçekleştirilebilmektedir.
Anabilim dalımız, erişkin yaş grubundaki cerrahi hizmetlerde 3 ana gruba yoğunlaşmıştır.
Yaşam süresinin artmış olması ile parallel olarak koroner arter ve kapak hastalıklarının da sayısı atmıştır. Bu durum biz cerrahları 80 yaşın üzerindeki hasta popülasyonu ile karşı karşıya getirmektedir. Bu yaş grubu da dahil olmak üzere her yaş grubundaki coroner ve kapak cerrahisi işlemleri başarılı bir şekilde yapılmaktadır. . Koroner kalp hastalıklarının özelliği olarak karşılaşılması muhtemel acil haller için tanı üniteleri ve ameliyat koşulları 24 saat hizmet verecek şekilde planlanmıştır.
Damar hastalıklarının, gerek cerrahi yöntemlerle gerekse tıbbi yöntemlerle tedavisinde özgün bir bakış açısı sağlamak üzere kurulmuştur. Venöz hastalıklarının oldukça yoğun olduğu ülkemizde özellikle tıbbi tedavi seçeneklerinin çeşitlendirilmesi, uzun süre bakım ve takip gerektiren hastalıkların tedavisine yönelik özel programların oluşturulması uygulamalar arasındadır.
Varis tedavisinde termokagülasyon, skleroterapi, lazer ile tedavi hizmetlerinin dışında postromboflebitik sendrom, lenfödem, venöz ülser tedavisi için ayrı bir ünite kurulmuştur.
Hastaların önemli bir bölümünde saptanan arter hastalıklarının cerrahi tedavisi ve özellikle bölgesel anestezi ile karotis cerrahisi hedeflenen başarıya ulaşmıştır. Ülkemizde karın içi aorta anevrizmalarında stent graft uygulamasına öncülük eden birim halen uygun olan hastalarda bu işleme başarı ile devam etmektedir.
Koroner Bypass Ameliyatı: Kalbin kendini besleyen koroner damarların kritik seviyede daralması veya tıkanması nedeniyle Balon/stent gibi ameliyatsız yöntemlerle damarların açılamadığı, yeniden tıkandığı ve bu nedenle hasta hayatının risk altında olduğu durumlarda; kalbin koroner damarlarına yeni damarların takılarak darlık/tıkanma riskinin bertaraf edilmesi, hastanın hayatının uzaması ve yaşam kalitesinin arttırılmasına yönelik cerrahi işlemdir.
Bu amaçla; Kalbe takılacak yeni damar olarak çoğunlukla göğüs içinden (IMA-ITA) yada kollardan alınan atardamarlar yada bacak yüzey toplardamarları kullanılır.
Ameliyat hastanın tıbbi ve fiziksel özelliklerine göre çeşitli tekniklerle gerçekleştirilebilmektedir.
Kalp Kapakçık Ameliyatı: İnsan kalbinde; kalbin çalışması esnasında kalp ile akciğer ile büyük toplardamarlar ve kalp-içi bölümler arası kan akımını düzenleyen kapakçıkların çeşitli hastalıklar sonucu fonksiyonlarını yapamaz ve kalbe-vücuda zararlı hale gelerek hayati risklere neden olduğu durumlarda yapılan ameliyatlardır.
Kalpte bulunan 4 adet kapakçıktan genellikle en çok hastalanan Aort ve Mitral Kapaklardır. Üçüncü kapak olan Triküspid kapak ise daha az oranda etkilenir, genellikle Mitral kapak hastalıklarından dolayı etkilenir.
Kalpten çıkan ve tüm vücuda kan dağıtan Aort damarının degeneratif aterosklerotik Anevrizma yada yırtılma (disseksiyon) sonucu gelişen hayati riskin en yüksek olduğu durumların varlığında bazen acilen bazende planlı bir şekilde isole yada hibrid operasyonlar uygulanmaktadır.
Eğer Aort damarındaki hastalık, ister anevrizma ister disseksiyon olsun, Aortun kalpten çıktığı bölgede ise (Çıkan-Asendan- Aorta denilir) göğüs içi (thorax) bölümüne yönelik en etkin tedavi cerrahi yöntemdir. Özellikle özel bazı nedenler dışında 5.5cm çapına ulaşmışsa ameliyat mutlak gerekli demektir. Bu durumda genişlemiş aortanın yada yırtığın aort kapakla yada koroner damar çıkış deliklerine olan durumuna göre aort kapağa ve koroner damarlara da aynı anda onarım / replasman yapılır.
Kalp yetersizliği cerrahi tedavisindeki yöntemler ve kalp nakli hakkında bilmeniz gerekenler.
Kalpte geçirilen büyük krizler (infarktüs) sonrası sol ventrikülün bir bölümünün kasılma özelliğini kaybederek balonlaşması (anevrizma) hem kalp yetersizliğine, hemde kalbin içinde pıhtı oluşmasına neden olmaktadır.
Bu bölümün çıkarılması (Anevrizmektomi) ve bir sentetik yama ile açıklığın rekonstrüksiyonu (endoventrikuloplasty – Septoplasty ) ile kalbin yeniden şekillendirilmesi işlemleri uygulanabilmektedir.
Kalp hastalıklarının doğuştan yada sonradan olma durumlardaki yeterli tedavi almamaları yada tedavi olmamaları sonucunda kalp yetersizliği gelişmektedir. Uzun yıllar süren bu sürecin son evresi (Stage D) çok kısa sürede hayatın sonlandığı evredir. Bu durum, insan vücudunda görülen bir çok kanser türünden daha hızla hastayı ölüme götürmektedir.
Kalp yetersizliğinin başlangıç ve orta dönemlerinde gerek ilaç tedavileri gerekse konvansiyonel kalp cerrahisi ile yaşam uzatmaları söz konusudur. Bazı durumlarda kalp pilleri (ICD-CRTD) ile belli desteklenmeler yapılabilmektedir. Ancak son evrede çoğunlukla bunlar yetersiz kalmaktadır.
Bu durumda günümüzde 2 temel seçenek bulunmaktadır. Bunlardan ilki “Kalp Nakli” (Heart Transplantation) ve diğeri ise “”Yapay Kalp” Sistemleridir.
Kalp Nakli; Çeşitli hastalıklar sonucu kalp kasının geri dönüşümsüz bir şekilde tahrip olduğu ve kalbin pompa fonksiyonunun vücudun ihtiyaçlarını karşılayamaması sonucu hayati risklerin ve yaşamsal sorunun ortaya çıktığı durumda (yaşam beklentisi 1 yıl ve altında ise), yapılan incelemelerde tıbbi şartlar uygun ise, hasta kalbin, sağlıklı bir donör kalbi ile değiştirilmesi ameliyatıdır.
Kalp Nakli; belli şartlarda yapıldığı için her hastaya uygun olmamakta, ayrıca donör organ temini de toplumlarda çok az olduğundan mevcut hastaların ihtiyacını karşılamaktan çok uzaktır. O nedenle kalp nakli listelerinde ortalama organ bulma 1 yıla uzamakta, bekleyen hastaların üçte biri o sene bir şey yapılamadan kaybedilmektedir.
Ayrıca hem cerrahi zorlukları hem de sonraki yıllardaki sorunlar kompleksi yaşam beklentilerinin transplantation sonrası dönemde 5 yılda %70, 10 yılda %50 ve 20 yılda %25 şeklinde oluşmasına neden olmaktadır.
Bu nedenlerle Yapay Kalp Sistemleri günümüzde Kalp nakline alternatif olmaya başlamıştır. En önemli pratik özelliği, istenildiğinde ve ihtiyaç duyulduğunda hemen takılabilir olmasıdır.
Günümüzde kalp yetersizliğinin son evresinde giderek artan sayıda hastada kullanılan bu sistemler 2 farklı tipte bulunmaktadır.
Yapay Kalp Destek Sistemleri içinde en çok kullanılan; Sol ventrikül Destek Pompaları (Left ventricular assiste device)’dır.
Bu sistemler; Türkiye’de ilk kez 2001 yılında Amerika Houston’da Baylor College of Medicine Prof.Dr.M.Debakey’in özel izni ve Prof.G.Noon’un desteği ile Prof.Dr.Süha Küçükaksu’nun bilimsel girişimleriyle getirilmiş, Prof.Süha Küçükaksu, Prof.Erol Şener ve Prof.Oğuz Taşdemir tarafınca Ankara’da Türkiye Yüksek İhtisas Hastanesinde 11 Nisan 2001 tarihinde başarıyla kullanılmıştır.
İlk uygulamalar hastaların kalp nakline kadar hayatta tutulması amacıyla yapılmış (bridge to transplantation)
First turkish experience with the MicroMed DeBakey VAD®
DS Kucukaksu, E Sener, A Undar, GP Noon, O Tasdemir
Texas Heart Institute Journal 30 (2), 114.2003
Türkiye’de 2002 yılında kalp nakline köprüleme amacıyla sol ventrikül destek cihazı (Micromed DeBakey VAD) takılan ve hayata dönerek 6 ay sonra ıugun bir kalp donörü ile hayatını sürdüren ilk hasta Urfa’lı V.T, Kalp Naklinin 15.yılında hayatını sağlıklı bir şekilde ve yüksek kalitede sürdürmektedir.
Türkiye’de Uzun süreli Yaşayan ve Hastane dışına çıkan İlk Total Yapay Kalp’li Hasta 2011 yılında İstanbul’da Prof.Dr.Süha Küçükaksu tarafından ameliyat edilmiştir.
4 yıla yakın bir süre TAH ile kaliteli bir şekilde hayatını sürdürmüş olan hasta bu haliyle dünya literatürüne’de girmiştir.
Total artificial heart for bridge to cardiac transplantation: first patient at home in Turkey
DS Küçükaksu, E Pektok, N Arat, Ö Yıldız, ZT Demirozu, F Ece, Ç Çiftçi,
Türk Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Dergisi 21 (4), 1032-1038.2013