Biyokimya ve Klinik Biyokimya



Biyokimya ve Klinik Biyokimya
Genel Tanıtım

Tıbbi Biyokimya Genel Tanıtım

Klinik Biyokimya, canlıların hücre düzeyinde moleküler yapılarını , metabolizma işlevlerini, sonuçlarını ve hastalık durumunda değişikliklerini inceleyen bilim dalıdır. Bu amaçla Tıbbi Biyokimya laboratuvarları da hastalıkların tanı, tedavi ve izlenmesinde klinisyene ışık tutan özgün birer uzmanlık alanı ve laboratuvar bilim dalı olarak görev yapar. Yapılan araştırmalar verilen tüm tıbbi kararların %70’inin laboratuvar sonuçlarına dayandığını ortaya koymaktadır. Laboratuvar sonuçları hemen hemen her hastalığın tanı ve tedavi sürecinde önemli rol oynamaktadır.

Başkent Üniversitesi İstanbul Hastanesi Tıbbi Biyokimya Laboratuvarı’mızın hedefi de hasta sonuçlarının doğru, güvenilir, zamanında ilgili birim hekimlerine ve hizmet alanlarına sunulmasıdır. Laboratuvarımızda kurulu bulunan LİS / HOS (Laboratuvar İletişim Sistemi/Hastane Otomasyon Sistemi) bağlantılarıyla ve günümüz teknolojisine en uygun ve en modern oto-analizörlerle kesintisiz haftanın 7 günü 24 saat süresince hizmet verilmektedir. Laboratuvarımızda uygulanan tüm işlemler hergün düzenli olarak laboratuvar uzman doktorunun denetiminde, deneyimli laboratuvar teknikerleri tarafından son teknolojiye dayanan geliştirilmiş cihazlarla gerçekleştirilmektedir. İç ve Dış Kalite çalışmalarımız ise her ay düzenli olarak yapılmaktadır.

Hastanemize ayaktan gelen veya yatan hastalarımızdan alınan örneklerde, hasta güvenliği kuralları esas alınarak, hastalıkların  tanısı, tedavisi, seyri, önlenmesi ve  izlenmesinde yön verici tüm testler yapılmaktadır.

Tüm testlerin günlük kontrolleri “İnternal Kalite Kontrolleri CLSI” kriterleri kullanılarak takip edilmekte olup, üyesi olduğumuz RIQAS aracılığı ile  yurt dışından gelen örneklerden elde ettiğimiz sonuçlar tüm dünya genelinde değerlendirilerek “Eksternal Kalite Kontrolleri”  yapılmaktadır. Süreçler ISO 9001:2015 JCI Kalite Yönetim Sistemleri doğrultusunda işletilmektedir.

Tıbbi Biyokimya Laboratuvarımızda; Klinik Biyokimya, Hormon, Hematoloji - Koagülasyon, Kardiyak Belirteçler, Tümör Belirteçleri, Terapötik İlaç Düzeyleri, Vücut Sıvıları, Gaita ve Tam İdrar analizleri çalışılmaktadır. Bunun dışında  özel testlerimizi referans laboratuvarımızla iş birliği yaparak hizmet kalitemizi eksiksiz en üst düzeye çıkarmayı amaçladık.

Ayrıca laboratuvarımızda rutin testler dışında programlanmış Check up sağlık hizmetleri de sunulmaktadır.

 

Biyokimya Laboratuvarı Test Rehberi

AFP (Alfa Fetoprotein): Nöral tüp bozukluğunun prenatal (doğum öncesi) tarama testidir. Karaciğer ve pankreas kanseri belirticidir.

AKŞ: Açlık Kan şekeri testi açlık durumunda kan şekeri düzeyini belirler. Hekimin rutin olarak istekte bulunduğu bir test olup esas olarak diyabet hastalığı tanısında kullanılır. Kan şekerinin normal düzeyinin üstüne çıkması (hiperglisemi); diyabet, gebelik diyabeti, pankreas tutulumu, hipertirioidizm, travma, inme veya ameliyat nedeniyle oluşan stres gibi durumlarda ortaya çıkar. Kan şekerinin normal düzeyinin altına inmesi ise (hipoglisemi); yetersiz beslenme, önemli kilo kayıpları, adrenal ve hipofiz yetmezliği, yenidoğan hipoglisemisi, aşırı alkol tüketimi gibi durumlarda görülür.

ALBÜMİN: Albümin kanda en çok bulunan proteindir. Bu nedenle analizine çok çeşitli durumlarda başvurulur. Akut ve kronik hastalıklar, karaciğer ve böbrek hastalıkları, yanıklar, travmalar ve beslenme yetersizliklerinde albümin düzeyi düşer. Kanda sıvı miktarının azaldığı durumlarda ise albümin düzeyi artar.

ALKALEN FOSFATAZ (ALP): Karaciğer, kemik, barsak ve paratirioid hastalıklarının tanı ve tedavisinde kullanılır.

ALT (SGPT): Alanin transaminaz esas olarak karaciğer hasarının belirteci olup, ilgili hastalıkların tanısında tayini yapılır. Akut karaciğer hücresi hasarı, viral veya ilaca bağlı hepatitler, tıkanma sarılığı, siroz, yağlı karaciğer, kronik alkol kullanımı, ciddi şoklar ve kalp yetmezliğinde kullanılan bir testtir.

AMİLAZ: Pankreas hastalıkları ve pankreatitin (pankreas iltihabı) tanı ve izlenmesinde kullanılan bir testtir. Ayrıca karın ağrısı, tükrük bezi hastalığı, kabakulak, safra yolu hastalıkları gibi durumlarda da amilaz düzeyinin ölçülmesi gerekmektedir.

ANTİ-HBs: HBsAg’ye karşı oluşmuş antikorları gösteren bir testtir. Anti-HBs tayini hepatit B aşısının ve bağışıklığın kontrolünde istenir.

ANTİ-HIV: Anti-HIV vücuda giren HIV virüsüne karşı üretilen antikorun teşhisi için yapılan testtir. İnsan İmmün Yetmezlik Virüsü (HIV) bağışıklık sistemini hedef alarak enfeksiyona neden olur.

ANTİ-HVC: Hepatit C virüsüne karşı oluşan antikorların saptanmasında kullanılan testtir.

ANTİ-TPO (Anti-Tiroid Peroksidaz): Otoimmün tiroid hastalıklarının tanı, tedavisi ve diğer tiroid hastalıklarından ayırt edilmesinde kullanılan bir testtir.

AST (SGOT): Aspartat transaminaz büyük oranda kalp ve karaciğerde, daha az olarak kaslarda, böbreklerde ve diğer bazı organlarda bulunan bir enzimdir. Başta kalp, karaciğer ve iskelet kası olmak üzere beyin, pankreas ve akciğer dokularında oluşan hasarların belirlenmesinde kullanılan bir testtir.

BUN: Kanda üre düzeyini yansıtan BUN (Kan Üre Azotu) böbrek fonksiyonlarını ölçmede kullanılır.Bir çok hastalıkta kreatinin ölçümü ile birlikte, özellikle akut ve kronik böbrek hastalarının izlemesinde önemlidir. Karaciğerde üre oluşumunda artış, böbrek atılımında ise azalma meydana geldiğinde kandaki üre düzeyi yükselir. Düşük protein alımı, ağır karaciğer yetmezliği ve gebelikte BUN düzeyi düşer.

CA 125: Kanser antijeni 125, özellikle over (yumurtalık) kanserlerinin tanı ve tedavisinin izlenmesinde kullanılan tümör belirtecidir.

CA 15-3: Kanser antijeni 15-3 özellikle meme kanseri tanı ve tedavisinin izlenmesinde kullanılan tümör belirtecidir.

CA 19-9: Kanser antijeni CA 19-9 testi pankreas, mide, kolon, karaciğer-safra yolu kanserlerinin belirlenmesi ve tedaviye yanıtın izlenmesinde kullanılır. Kolanjit, hepatit, pankreatit ve habis olmayan sindirim sistemi hastalıklarında da CA 19-9 düzeyi artabilir.

CEA (Karsino Embriyonik Antijen): Genel kanser tarama testidir. Kolerektal, akciğer, karaciğer, meme, pankreas, mide ve over kanserlerinde düzeyi artar. Peptik ülser, ülseratif kolit, rektal polipler gibi kanser olmayan durumlarda da CEA düzeylerinde artış gözlenebilir.

CRP: Çeşitli enfeksiyonlar, doku hasarı iltihabı ve romatizmal hastalıklarda CRP düzeyi hızla yükselir. Kalp ve damar hastalıklarının risk değerlendirilmesinde de CRP düzeyi araştırılır.

DEMİR (Fe): Hemoglobin ve hematokrit değerleri anormal olduğunda kanda demir tayini aneminin (kansızlık)nedenini belirler. Ayrıca demir eksikliği tedavisi sırasında demirin uygun bir şekilde emilip emilmediğini belirlemek için de kullanılır.

DHEA-S: Dihidroepiandrosteron -sülfat erkek ve kadında bulunan zayıf androjen etkili bir hormondur. Kadında virilizm (erkek özlelliklerin ortaya çıkması), hirşütizm (kıllanma) ve alopesi (saç dökülmesi) araştırılmasında kullanılır. Cushing sendromunun ayırıcı tanısı, gecikmiş ergenlik döneminin değerlendirilmesi, polikistik over sendromu ve adrenal hastalıklarda da DHEA-S tayini istenir.

ESR (Sedimentasyon): Eritrosit sedimentasyon hızı akut ve kronik enfeksiyonlar, romatizmal, bağ dokusu ve malign (habis) hastalıklarda kullanılan yardımcı bir testtir. Kırmızı kan hücrelerinin çökme hızına bakılır.

FERRİTİN: Ferritin demir eksikliği anemisinin belirlenmesi ve izlenmesinde, kronik böbrek hastalalarında demir tablosunun değerlendirilmesinde değerli bir testtir. Organizmada demir depolarının doluluk oranını belirler.

FOLİK ASİT: Diğer ismi ile B9 vitamini, folat eksikliğine bağlı kansızlık, beslenme yetersizliği, çocuk hipertiroidizmi, vitamin B12 eksikliğinde ve karaciğer hastalıklarında tayini istenir.

FOSFOR (P): Böbrek, endokrin ve sindirim sistemi hastalıklarının takibinde kullanılır. En yaygın kullanımı, azalmış GFR ile birlikte akut ve kronik böbrek yetersizliği durumundadır.

FSH: Folikül Uyarıcı Hormon beyin tabanında yer alan hipofiz bezinden salgılanır. FSH testi genellikle erkek veya dişi kısırlığının araştırılmasında diğer testler ile (LH, testosteron, östradiol, progesteron, anti-Müllerian hormon gibi) birlikte yapılır. FSH ölçümü ayrıca adet bozuklukları ve hipofiz bezi bozukluklarının tanısında kullanılır. Çocuklarda (kız veya erkek) erken veya geç ergenlik tanısı için yararlıdır.

GAİTA MİKROSKOPİSİ: Dışkının mikroskopla incelenmesidir. Bu tetkikle dışkıda parazit ve yumurtaları, gizli bir kanamanın olup olmadığı, ishale neden olan mikroorganizmalar saptanır.

GAİTADA GİZLİ KAN: GGK testi iç kanama ya da mide kanaması gibi hastalıkların tanısında kullanılır. Dışkıda gizli kan bulunması inflamatuvar barsak hastalıkları, ülser, polip, hemoroid veya kolon kanseri gibi bozuklukların işareti olabilir.

GGT: Gama-glutamiltransferaz, karaciğer-safra kanalı hastalıklarının tanısı ve izlenmesinde en duyarlı belirteçtir. Gizli alkolizmin ortaya çıkması için iyi bir testtir.

HbA1c: Kan şekerinin 3-4 aylık ortalamasını yansıtan bir testtir. Diyabet hastalarında kan şekeri düzenlenmesinin izlenmesi ve uzun dönem kan şekerinin kontrolü bakımından önem taşır. Olası diyabet tanısında da HbA1c tayini istenir.

HBsAg: İnsanda bulunan hepatit B virüsünün (antijeninin) saptanmasında yapılan testtir.

HDL: Yüksek yoğunluklu lipoprotein (High-Density Lipoprotein) arterlerde biriken kolestrolü alarak yıkıldığı karaciğere taşır. Damarlarda kolestrolün temizlenmesini sağladığından dolayı iyi kolestrol olarak tanımlanır.

HEMOGRAM: Diğer ismiyle Tam Kan Sayımı kan hücre elemanlarının sayılarını ve oranlarını veren testleri kapsar. En sık istenen tarama testlerinden biridir. Toplamını 18 kan testi oluşturur. Kanda eritrosit (kırmızı kan hücresi) sayımı ile birlikte buna bağlı olarak Hb, Hct, MCV, MCH, MCHC analizleri, kanda lökosit (beyaz kan hücresi) sayımı ile birlikte buna bağlı granülositler (lenfosit, monosit) analizleri yapılır. Hemogram hastanın genel sağlık durumunu değerlendirmede istenen bir testtir. Hematolojik hastalıklar ve diğer sistem bozuklukları ile ilgili önemli bilgiler verir. Anemi, enfeksiyon şüphesi, beslenme, hamilelik, ameliyat öncesi gibi durumların değerlendirilmesinde ve tedavilerinin izlenmesinde önem taşır.

HOMA-IR (İNSÜLİN DİRENCİ): İnsülin direnci testi kişide insülin direncinin olup olmadığını belirlemek için kullanılan bir testtir.  İnsülin direnci olan kişilerde kandaki şekerin dokular tarafından alınıp yakılması güçleşir, obezite (şişmanlık), hipertansiyon ve ateroskleroz (damar sertliği) gibi hastalıkların ortaya çıkma olasılığı artar.

HOMOSİSTEİN: Folik asit ve B12 vitamini eksik olan kişilerde kanda homosistein düzeyi artar. Bunun nedeni bu vitaminlerin eksik olmaları sonucunda homosisteinin zararsız şekline dönüşememesidir. Homosistein damar içinde pıhtı oluşumuna yol açar, damar sertliğini tetkikleyerek kalp krizi riskini artırır. Bu nedenle kalp, beyin ve tromboemboli (pıhtı tıkacı oluşumu) riskinin araştırılmasında kullanılan bir testtir.

Ig E TOTAL: Alerji, aşırı duyarlılık ve çeşitli parazitik hastalıkların tanısında yararlı bir testtir.

İNSÜLİN: İnsülin kan şekerini ayarlayan pankreas hormonudur. İnsülin düzeyi kan şekeri düzeyi ile birlikte ölçülmelidir. İnsülin eksikliği Tip l diyabet (insüline bağımlı diyabet) hastalığında önemli bir faktördür.

KALSİYUM (Ca): Kalsiyum vücuttaki en önemli elektrolitlerden biridir. Kasların, sinirlerin, kalbin işleyişinde, kanın pıhtılaşmasında ve kemik oluşumunda önemli rolü vardır. Kemik oluşumu, D vitamini eksikliği, paratiroid bezi ve sindirim sistemi hastalıkları, akut ve kronik böbrek yetmezliği, böbrek nakli sonrası, malign (habis) tümörler, hiperparatiroidizm, akut osteoporoz (kemiklerin sertliğinin kaybolup, kalitesiz, kırılabilir duruma gelmesi) gibi çeşitli durumlarda kalsiyum aranması önemlidir. İdrarda kalsiyum tayini, kalsiyum alımını, barsaktan emilimini, kemik rezorpsiyonunu ve böbreklerden kayıp oranlarını yansıtır.

KLOR (CI): Klorür asit-baz dengesinin sağlanmasında önemli bir elektrolittir. Kanda ve idrarda klorür tayini vücutta su ve asit-baz dengesinin taranması ve izlenmesinde istenir. Böbrek fonksiyonlarının değerlendirilmesinde de bu testin önemli yeri vardır.

KREATİN KİNAZ (CK): Kreatin kinaz kalp, beyin ve iskelet kaslarında bulunan bir enzimdir. Kalp-damar ve kas hasarlarında düzeyi artar. Göğüs ağrısı, enfarktüs ve inme riskinde CK’nın izoenzimi CK-MB testi troponin gibi diğer testlerle birlikte değerlendirilir. Travmatik kazalar, spor aktivitesi, kas-içi enjeksiyonlardan sonra da CK düzeyinde artışlar kaydedilir.

KREATİNİN: Kanda ve idrarda kreatinin düzeylerinin ölçümü özellikle böbreklerin aktivitesini ve fonksiyon bozukluğunu saptamak amacıyla kullanılır. Böbreklerde kan akımının azalması, kronik böbrek hastalıkları, böbrek kanseri, kalp yetmezliği, kas hasarları, şok, dehidratasyon, hipotiroidizm, akromegali (el, ayak,yüz bölgesi başta olmak üzere kemik yapısında fazla büyüme),  gigantizm (aşırı büyüme durumu, dev hastalığı) ve et yönünden zengin diyet ile beslenme gibi  durumlarda kreatinin  düzeyi yükselir. Akut veya kronik glomerülonefrit, anemi, hipertiroidizm, kas kaybı hastalıkları, şok, idrar yolu tıkanıkları, vejeteryan beslenme sonucunda ise kanda kreatinin düzeyleri düşer.

LDH: Laktat dehidrogenaz kalp, karaciğer, kas, böbrek, akciğer ve kan hastalıklarının araştırılmasında yararlanılan bir testtir.

LDL: Düşük yoğunlukluğu lipoprotein (Low-Density Lipoprotein) arterlerde kolesterolün birikimine ve aterom plaklarının oluşumuna yol açar. Bu tür kolesterolün damarları tıkama eğilimi olduğundan kötü kolesterol olarak tanımlanır.

LİPAZ: Pankreastan salgılanan ve yağların sindiriminde etkili bir enzimdir. Genellikle pankreatit (pankreas iltihabı), barsak düğümlenmesi ve enfarktüsü, pankreas kisti tanısında kullanılır.

POTASYUM (K): Potasyum sinir impulslarının iletimi ve kas ile iskelet kası kasılmasının sürdürülmesinde önemli bir elementtir. Potasyum tayini elektrolit dengesi, kardiyak aritmi, kas güçsüzlüğü, karaciğer hastalıkları ve böbrek yetmezliğinin değerlendirilmesinde önemli bir testtir.

PROKLAKTİN: Prolaktin tayini galaktore (gebelik dışı süt üretimi), amenore (menstrüasyonun olmaması), kısırlık, hipogonadizm (testis veya yumurtalıklarda görülen seks hormon yetersizliği) değerlendirilmesinde yardımcı testtir. Prolaktin salgılayıcı tümör tedavisinin izlenmesinde de prolaktin tayini gereklidir.

PSA: Erkelerde prostat kanserini teşhis etmek, prostat biyopsisi gerekliliğini belirlemek, prostat kanseri tedavisini izlemek için yapılan bir testtir. Her PSA yüksekliği kanser varlığını doğrulamaz.

PTH: Paratiroid hormon düzeyi kandaki kalsiyum düzeylerinin değişikliklerini ve paratiroid fonksiyonun değerlendirilmesinde kullanılan bir testtir.

ROMATOİD FAKTÖR (RF): Romatoid artrit tanısı ve tedavisinin izlenmesinde kullanılan bir testtir.

SERBEST PSA: Proteinlere bağlanmayan, kanda serbest halde bulunan PSA’ya serbest PSA denir. Serbest PSA/Total PSA oranı prostat kanseri tanısı konulmasında yardımcı olur.

SERBEST TESTOSTERON: Total testosteronun sadece %2’si kadarı kanda serbest halde bulunur. Esas etkili olan serbest testosterondur.Total testosteron miktarı ile birlikte değerlendirilir.

SODYUM (Na): Sodyum hücre dışı sıvının en önemli katyonudur. Suyun hücrelerin içi ve dışı arasındaki hareketinin düzenlenmesinde, buna bağlı olarak kan basıncının ve vücudun su dengesinin korunmasında sodyum önemli rol oynar. Elektrolit ve asit-baz dengesinin değerlendirilmesi, yüksek tansiyon, kalp yetmezliği, karaciğer ve böbrek hastalıklarının tanı ve izlenmesinde sodyum düzeylerinin ölçümü önemlidir.

T3 (Triiyodotiroinin): Tiroid bezinin ürettiği iki hormondan biridir. T4’ün bir kısmı T3’e dönüşür. Dokulardaki etkiden sadece T3’ün serbest şekli sorumludur. T3, tiroid fonksiyonlarının normal olup olmadığını belirler. Patolojik durumlarda salgılanması T4’den daha önce bozulup, T4’den sonra normale geldiğinden hipertiroidizmde yararlı bir testtir.

T4 (Tiroksin): Tiroid bezinin ürettiği iki hormondan biridir. Dolaşımdaki tiroid hormonlarının %90’ından fazlasını oluşturur. T4 sadece serbest formu dokular üzerine etki eden T3’e dönüşür. Hipertiroidizm ve hipotiroidizm teşhisine yardımcı testtir. Tiroid disfonksiyonu (guatr, kısırlık, psişik bozukluklar) şüphesi için yararlı bir testtir.

TİT (TAM İDRAR TESTİ): Tıbbi biyokimya laboratuvarlarında en çok istenen testtir. İdrarda şeker, protein, albümin,keton, bilirubin, ürolobin, ürobilinojen, nitrit gibi kimyasal inceleme ile birlikte idrarın rengi,  pH (asitliği) ve yoğunluğuna bakılır. İdrar sedimentinde hücresel sayım yapılarak iltihabi durumların, taş veya kum dökme gibi böbrek ve idrar yolları hastalıkları hakkında bilgi edinilir.

TOTAL DEMİR BAĞLAMA KAPASİTESİ: Transferin demiri bağlayan ve kanda taşıyan bir proteindir. Karaciğerde üretilir ve demir emilimini düzenler. Total demir bağlama kapasitesi kandaki demir düzeyini taramak amacıyla demir ve ferritin tayinleri ile birlikte değerlendirilir.

TOTAL KOLESTEROL: Kolesterol karaciğerde yapılan ve tüketilen, ayrıca dışarıdan gıdalarla alınan, organizma için gerekli bir yağ (lipid)’dır. Total kolesterol düzeyi arttığında ateroskleroz ve koroner arter hastalığı riski gelişir. Kolesterol kanda 2 tür lipoproteine bağlı olarak taşınır. Bunlar LDL ve HDL isimli lipoproteinlerdir. Total kolesterol her iki lipoproteinin içerdiği toplam kolesterol miktarıdır.

TOTAL PROTEİN: Organizmada proteinler birçok organın işleyişinde görev aldıklarından, kanda total protein testi yaygın olarak istenmektedir. Total protein tayininde kandaki albümin ve globulin miktarları ölçülür. Karaciğer, böbrek veya kemik iliğini tutan hastalıkların, diğer birçok metabolik veya besinsel bozuklukların tanı ve tedavisinin izlenmesinde araştırılır.

TOTAL TESTOSTERON: Testosteron erkeklerde ana cinsiyet hormonudur. Her ne kadar erkek cinsiyet hormonu olarak kabul edilse de hem erkeklerin hem de kadınların kanında bulunur. Erkeklerde kısırlık şüphesi, cinsel dürtü azalması veya erektil işlev bozukluğunda total testosteron düzeyine bakılır. Bunun dışında sakal ve vücut kıllarının eksikliği, kas kitlesinin azalması, jinekomasti (meme dokusu gelişimi), organ yağlanması, insülin direncinin artması ve koroner arter hastalığı riskinde kullanılan bir testtir. Kadında adet düzensizliği, polikistik over sendromu veya overde ve adrenal bezde gelişen tümörler nedeniyle de araştırılır.

TRİGLİSERİD: Vücutta katı yağların depo edildiği formu olan trigliserid, kanın da temel yağ komponentidir. Kanda trigliserid düzeyinin artmış olması ateroskleroz yönünden risk oluşturur. Trigliserid ve kolestrol düzeylerinin birlikte değerlendirilmesi önemlidir.

TSH (Tiroid Uyarıcı Hormon): Beynin altında bulunan hipofiz bezinden salgılanır. Görevi tiroid hormonlarının (T3, T4) sentezlerini ve salınımlarını uyarmaktır. Karşılık olarak bu hormonlar tarafından salgılanması inhibe edilir (azaltılır). TSH tayini tiroid fonksiyon bozukluklarını saptamak ve hipo veya hipertiroidi tedavilerini izlemek için yapılır.

ÜRİK ASİT: Gut tanısı ve tedavisi, lösemi, böbrek yetmezliği ile birlikte böbreklerde ürat birikiminin önlenmesi için yapılan tedavinin izlenmesinde kullanılan bir testtir. Ağır egzersiz ve yüksek purinli diyet ile düzeyi yükselebilir.

VİTAMİN B12: Siyanokobalamin ismi de verilen bu vitamin, beynin ve sinir sisteminin düzgün çalışması için gereklidir. B12 vitamini eksikliği halsizlik,kansızlık,nörolojik ve sindirim sistemi bozukluklarına yol açar.

25- Hidroksi-Kolekasiferol (D3 vitamini): Ölçümü kemik metabolizması veya paratiroid fonksiyon bozuklukları ile olası D vitamini eksikliğinin veya emiliminin değerlendirilmesinde, ayrıca D vitamini ile tedavi edilen hastaların izlenmesinde yararlıdır.

 

Tıbbi Biyokimya Laboratuvarında Yapılan Testler

Biyokimya Testleri

  • Açlık kan şekeri,
  • Tokluk kan şekeri,
  • Glukoz tolerans testleri,
  • HbA1c,
  • Total kolesterol,
  • LDL-Kolesterol,
  • HDL-Kolesterol,
  • Trigliserid,
  • Üre,
  • Kreatinin,
  • Ürik asit,
  • ALT, 
  • AST,
  • ALP,
  • GGT,
  • LDH,
  • Tota bilirubin,
  • Direkt bilirubin,
  • Amilaz,
  • Lipaz,
  • Kreatin kinaz (CK),
  • CK-MB,
  • Total protein,
  • Albumin, 
  • Demir,
  • Demir bağlama,
  • Sodyum,
  • Potasyum,
  • Klor,
  • Bikarbonat,
  • Kalsiyum,
  • Magnezyum,
  • Fosfor,
  • Romatoid faktör (RF),
  • ASO,
  • CRP,
  • Ig A, Ig G, Ig M,
  • C3,C4.
  • Hormon Testleri
  • İnsülin,
  • HOMA-IR,
  • Kortizol,
  • TSH,
  • Total T4, Total T3,
  • Serbest T4, Serbest T3,
  • Tiroglobulin,
  • Anti Tg,
  • Anti TPO,
  • Parathormon,
  • Prokalsitonin,
  • Ferritin,
  • Prolaktin,
  • Makro prolaktin,
  • Progesteron,
  • FSH,
  • LH,
  • Beta HCG,
  • Estradiol,
  • Testosteron,
  • DHA-SO4,
  • Pro BNP,
  • Troponin I,
  • Vitamin D,
  • Vitamin B12,
  • Folik asit,
  • Anti Hbs,
  • HBs Ag,
  • Anti HIV,
  • Anti HCV,
  • SARS-Cov-2 IgM,
  • SARS-Cov-2 IgG,
  • Cov-2-IgG II.

 

Tümör Belirteçleri

  • AFP, CA125, CA15-3, CA 19-9, CEA, Total PSA / Serbest PSA.

 

Hematoloji Testleri

  • Tam Kan sayımı,
  • Sedimentasyon.

 

Koagülasyon Testleri

  • PT (Trombin zamanı),
  • APTT (Aktive parsiyel tromboplastin zamanı),
  • Fibrinojen,
  • D-Dimer.

 

Kan İlaç Düzeyleri

  • Takrolimus, Siklosporin, Digoksin.

 

İdrar ve Gaita Testleri

  • TİT (Tam idrar testi),
  • 24 Saatlik idrar,
  • Gaitada gizli kan.

 

Test sonuçları laboratuvar hizmetlerinden raporlanmış olarak alınabildiği gibi istanbulbaskentuniversitesi.com web sayfası ‘’E-SONUÇ’’ bölümünden öğrenilebilir.

Başkent Web ve Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.
Güncellenme Tarihi: 30 Temmuz 2023 Pazar

Doktorlar

 

SAĞLIK REHBERİ

+250 Blog Yazısı
+50 Uzman Yazar
+30 Kategori

Sağlık Yazıları

 

 

BAŞKENT TV

+300 Video
+50 Doktor
+30 Kategori

Videolar

 

 

MİKRO SİTELER

6 Web Sitesi
Kapsamlı İçerik
Güncel Bilgi

Web Siteleri