Romatoid Artrit (RA), sıklıkla el- el bileği ve ayak ve ayak bileklerinin küçük eklemlerinde, dizlerde, dirseklerde ve daha seyrek olarak kalça ve omuzlarda sinsi şekilde başlayan ve uzun süre devam eden süreğen/müzmin enflamatuvar (iltihaplı) bir romatizmadır. Hastalık etkilenen eklemlerde ağrı, şişlik ve sıcaklık artışına (artrit) ve sonuçta kemik hasarı ve işlev kaybına sebep olabilir.
Romatoid Artrit, nedeni tam olarak bilinmeyen otoimmun bir hastalıktır. Otoimmun hastalıklar, genetik olarak yatkın kişilerde, çevresel faktörlerin tetiklemesi ile bağışıklık sisteminin normalden farklı çalışması ve vücudun kendi dokularına karşı yanıt vererek sağlıklı dokuları yıpratması sonucu ortaya çıkar.
Ülkemizdeki erişkin nüfusta her 1000 kişinin 5’inde Romatoid Artrit olduğu tahmin edilmektedir.
Hastalık genellikle 20-50 yaş arasında ortaya çıkar. Ancak her yaşta görülebilir. Kadınlarda erkeklere göre 3 kat daha sık görülür. Ailesinde Romatoid Artrit veya iltihaplı romatizması olanlarda daha sık görülür.
Eklemlerde simetrik ağrı, şişlik, sabahları 30 dakikadan uzun süreli katılık ve eklemlerde hareketlilik kaybı gibi bulgulara neden olabilen, tedavi edilmezse yaşam süresini kısaltan sistemik bir hastalıktır.
Tüm dünyada görülme sıklığı %1’dir ve en sık görülen iltihabi eklem hastalığıdır.
Günümüzde hastalık seyrini değiştiren ilaçların, gerekli durumlarda biyolojik tedavilerin uygun doz ve uygun kombinasyonlarda sürekli kullanımlarıyla hastalar kendi günlük hayatlarına devam edebilmekte ve yapısal hasar gelişimi engellenebilmektedir. Ancak bu hastalıkta ömür boyu düzenli bir hekim takibi gerekmektedir.
Sistemik bir hastalıktır. Akciğer, kalp, göz, deri, böbrek gibi farklı organ sistemlerini etkileyebildiğinden romatoloji uzmanları tarafından takibi gereklidir.
Artrit tanısını sağlayan tek bir test yoktur (RF yüksekliği gibi). Hastadan alınan bilgi, ayrıntılı muayene ve laboratuvar ve radyolojik testlerin birleştirilmesiyle tanı konulur.
RF, anti CCP (sitrüline peptidlere karşı ab)
İlaç tedavisi temel tedavi prensibidir. Ancak eklem çevresindeki kasların güçlendirilmesi ve eklem hareket açıklığının korunması ve deformitelerin engellenmesinde egzersiz ve fizik tedavi önemlidir.
Ameliyat herkese uygulanmaz; hasar görmüş tendonların tamirinde veya hasarlanmış bir eklemin (kalça, diz) protez ile değiştirilmesi gerekebilir.
Romatoid Artrit, yaşam boyu devam edebilen bir hastalıktır. Hastalığın tedavi ile kontrol altına alınıp sönmesi mümkündür ancak bu durumun korunabilmesi için de tedavinin devamı gereklidir.
Son yıllarda Romatoid Artrit'de artan ilaç tedavi seçenekleri ile ilaç dışı tedavilerin birlikte kullanılması
sonucu, iltihabı kontrol altına almayı ve eklem hasarını önlemeyi çok daha başarılı bir şekilde sağlamaktayız.
Hastalığı tedavi ettiği ileri sürülen diyet önerilerinin geçerli olmadığı bilinmektedir. Genel olarak sağlıklı ve dengeli bir beslenme şeklinin özellikle bol meyve, sebze, zeytinyağı ve balık içeren Akdeniz diyetinin benimsenmesi uygundur.
Balık, fındık-fıstık gibi gıdalarda bulunan omega-3 yağının iltihap üzerine olumlu etkileri olabileceği gösterilmiştir.
Bitkisel ilaçlar ve vitaminlerin iltihaplı romatizma tedavisinde etkinliğini gösteren bilimsel kanıtlar bulunmamaktadır. Bitkisel ilaçlar ve vitaminler hastalara zararsız görünüp tercih edilebilmektedir ancak istenmeyen etkileri ve diğer ilaçlar ile etkileşimleri bilinmediği için ciddi sorunlar ortaya çıkabilir.
“Diyet faktörlerinin Romatoid Artrit gelişimi üzerindeki etkisi” Marta Skoczyńska, Jerzy Świerkot. The role of diet in Rheumatoid Arthritis. Rheumatologia 2018; 56(4) 259-267
Marta Skoczyńska, Jerzy Świerkot. The role of diet in Rheumatoid Arthritis. Rheumatologia 2018; 56(4) 259-267