Diyabet, insülin hormonun eksikliği veya etkisizliği sonucu ortaya çıkan ve kan şekeri yüksekliği ile seyreden, kronik ve ilerleyen bir hastalıktır.
İnsülin, vücudumuzda pankreas tarafından salgılanır, yemeklerle alınan besinlerdeki şekerin hücre içine girerek enerji olarak kullanılabilmesi için anahtar görevi görür.
İnsülinin yokluğu veya etkisizliği sonucu hücre içene giremeyen şeker kanda yükselmeye başlar.
Diyabet tipleri hakkında nelerdir?
Tip 1 diyabet; İnsülin bağımlı diyabet türüdür. Genetik ve çevresel faktörlerin etkisiyle insülin hormonun eksikliği sonucu ortaya çıkar. Sıklıkla çocukluk ve gençlik yaşlarında görülmektedir
Tip 2 diyabet; Pankreas yeterli insülin üretmediğinde veya vücut hücreleri insüline tepki vermediğinde meydana gelmektedir. Genellikle 35-40 yaş üstü kişilerde ortaya çıkmaktadır. Hastaların önemli bir kısmı fazla kiloludur. Bazen beslenme tedavisi ve egzersizin yanı sıra ağızdan şeker düşürücü ilaçlarla tedavi edilebilirken, ilerleyen dönemde insülin kullanması gerekmektedir.
Gestasyonel diyabet; Hamilelik öncesi yeterli insülin salgılayabilen pankreas hücrelerinin hamileliğin ilerlemesiyle birlikte yeterli insülin salgılayamamasından kaynaklanır. Bu durum hamilelik bitiminde genellikle kendiliğinden düzelir.
Türkiyede ve dünyada güncel diyabet verilerinden bahsedebilir misiniz?
Dünya sağlık örgütüne göre (who) dünya genelinde 415 milyon diyabet hastası olduğunu tahmin etmektedir. (Dünya nüfusunun %8,5)
Türkiye’de 7 milyonu aşkın diyabet hastası olduğu tahmin edilmektedir (nüfusun %14 ü).
Tüm diyabet hastalarının yaklaşık sadece %55’ine teşhis konmuştur (3,9 milyon kişi).
Teşhis edilen diyabet hastalarının %50’si (1,9 milyon kişi) tedavi hedeflerine ulaşmakta Toplam diyabet hastalarının sadece %11’i (0,8 milyon kişi) hedeflenen tedavi sonuçlarına ulaşarak komplikasyonsuz bir hayat sürmektedir (TURDEP 2 çalışması).
Türkiye’de yaklaşık 3,7 milyon kişide de prediyabet var.
Tip 2 diyabetin risk faktörleri nelerdir? (Kimler diyabet riski taşıyor?)
Fazla kilolu olanlar
Egzersiz yapmayan ve sağlksız yüksek kalorili besinleri tüketenler
Yakın akrabalrında Tip 2 diyabetli olanlar
4 kg ve üzerinde çocuk doğurmuş kadınlar veya gebelikte ortaya çıkan diyabeti olan kadınlar
Daha genç yaşlarda ve daha sık test yaptırmasını öneririz.
Gestasyonel diyabetin anne ve bebek açısından riskleri nelerdir?
Anneyi etkileyen komplikasyonlar:
Hipertansiyon ve gebelik toksemisi: Annenin ve bebeğin yaşamını tehdit eden önemli bir risk faktörüdür,
Polihidramniyos,
Doğum yolu travmaları,
Sezaryanla doğum oranı artar,
Annede Tip2 diyabete yatkınlık.
Bebeği etkileyen komplikasyonlar:
İri bebek: Doğum travmaları (klavikula ve humerus kırıkları),
Erken doğum,
Yeni doğan bebekte solunum sıkıntısı,
Yenidoğan bebekte kan şeker düşüklüğü,
Ölü doğum ya da doğumdan sonra kısa sürede ölüm,
İlerleyen yaşlarda Tip 2 diyabet yatkınlığı.
Diyabet semptomları nelerdir?
Ağız kuruluğu ve çok su içme,
Çok ve sık idrara çıkma,
Açlık hissi ve çok yemek yeme,
Halsizlik ve yorgunluk,
Zayıflama,
Bulanık görme,
Ciltteki yaraların veya kesiklerin yavaş / geç iyileşmesi,
Kaşıntı,
Ayaklarda uyuşma, karıncalanma, yanma,
İstem dışı kilo kaybı,
Tekrarlayan mantar enfeksiyonları.
Diyabette tanı kriterleri nelerdir?
Sekiz saat açlıktan sonra sabah bakılan kan şekerinin 126 mg/dl üzerinde olması veya OGTT’de glikozdan zengin sıvı aldıktan 2 saat sonraki kan şekeri değeri 200 mg/dl üzerinde olması ile tespit edilir.
Gestasyonel DM tanısı; Bilinen diyabet tanısı olmayan kadınlarda 24-28. gebelik haftalarında; en az 8 saatlik gece açlığı sonrası sabah yapılan 75 g OGTT ‘de Açlık ≥92 mg/dL - 1. saat ≥180 mg/dL - 2. saat ≥153 mg/dL herhangi biri karşılandığında konulur.
Başkent Web ve Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz. Güncellenme Tarihi: 06 Ocak 2022 Perşembe