Bölüm Sekreterliği: 0216 554 15 00 | Dahili: 2151 - 2152
Kanser çağımızın en önemli sağlık sorunlarından birini oluşturmaktadır. Görülme sıklığının artmasından dolayı, önümüzdeki dönemde önemi daha da artacaktır. Ülkeler uluslararası tecrübelerden de yararlanarak, kanser politikalarının oluşturmakta ve kendilerine özgü uygulamalar geliştirmektedir. Ülkemizde de erken tanısı konulabilen kanser vakalarının belirlenmesi, kanser türlerinin kontrol altına alınması, hizmet içi eğitim ve halk eğitimi yoluyla halkın kanser konusunda bilgilendirilmesi, bilinçlendirilmesi ve kanserin morbidite ve mortalitesinin azaltılmasını sağlamak gerekmektedir. Dünya Sağlık Örgütünün taranmasını önerdiği üç kanser olan meme, serviks ( rahim ağzı ) ve kolorektal ( kalın bağırsak ) kanserlerin taranması ulusal tarama standartlarımızla sağlık bakanlığı tarafından standardize edilmiştir.Güncel olarak bu üç kanserde teşhis evrelerine bakıldığında; olguların yarısından çoğunun ileri evrelerde teşhis edildiği göstermektedir.
Erken evrede teşhis, her üç tür kanserin de morbidite ve mortalitesinde büyük sıklıkta düşüş ve hatta eradikasyonunu dahi sağlayabilmektedir. Ancak tarama çalışmalarının bu istenilen sonuçları verebilmesi, tarama programı kadar tarama sonrası teşhis süreci ile de ilişkilidir. Bu sebeple Başkent Üniversitesi İstanbul Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi bu önemli konuda da öncülük adına ülkemizde İstanbul Hastanesinde Kanser İleri Teşhis ve Tedavi Merkezini hizmete açmıştır.Kanser, hücrelerde DNA’nın hasarı sonucu hücrelerin kontrolsüz veya anormal bir şekilde büyümesi ve çoğalmasıdır. Günde vücudumuzda (DNA’da) yaklaşık 10.000 mutasyon olmasına rağmen immün sistemimiz her milisaniye vücudumuzu tarar ve kanserli hücreleri yok eder. Sağlıklı vücut hücreleri bölünebilme yeteneğine sahiptirler. Ölen hücrelerin yenilenmesi ve yaralanan dokuların onarılması amacıyla bu yeteneklerini kullanırlar. Fakat bu yetenekleri de sınırlıdır. Sonsuz bölünemezler. Her hücrenin hayatı boyunca belli bir bölünebilme sayısı vardır.
Sağlıklı bir hücre ne zaman ve nerede bölünebileceğini bilme yeteneğine sahiptir.Buna karşın kanser hücreleri, bu bilinci kaybeder, kontrolsüz bölünmeye başlar ve çoğalırlar. Kanser hücreleri toplanarak urları (tümörleri) oluştururlar, tümörler normal dokuları sıkıştırabilirler, içine sızabilirler ya da tahrip edebilirler. Eğer kanser hücreleri oluştukları tümörden ayrılırsa, kan ya da lenf dolaşımı aracılığı ile vücudun diğer bölgelerine gidebilirler. Gittikleri yerlerde tümör kolonileri oluşturur ve büyümeye devam ederler. Kanserin bu şekilde vücudun diğer bölgelerine yayılması olayına metastaz adı verilir.
Farklı tipteki kanserler, farklı hızlarda büyürler, farklı yayılma biçimleri gösterirler ve farklı tedavilere cevap verirler. Bu nedenle kanser hastalarının tedavisinde, var olan kanser türüne göre farklı tedaviler uygulanır. Her kanser aynı yapıya sahip değildir.
Vücutta mutasyona uğrayan hücrelerin ancak çok küçük bir kısmı kansere yol açar. Bunun birçok nedeni vardır:
Önce kanserden korkmamayı öğrenmeliyiz. Korku doktora gitmeyi önler ve hastalığın iyileştirilmesini engeller. Hastalık belirtilerini yorumlamak yalnızca doktorların görevidir. Kanserin belirtilerini bilmek bu belirtilerin herhangi birini hissettiğimizde derhal doktora başvurmak şarttır. Hiç rahatsızlık duymasak da yılda bir kez mutlaka genel kontrolden geçmeliyiz. Kanserin iyileştirilir bir hastalık olduğunu unutmamalıyız. İyileşme oranı kanserin erken teşhisi ile doğru orantılıdır.
Kanser taramaları hakkında daha detaylı bilgi almak için Kanser Check Up (Onkoloji Check Up) sayfamızı ziyaret ederbilirsiniz.