Hava gırtlağımızdan zorla çıktığı zaman hepimizin “öksürük” olarak tanıdığı bir ses çıkar. Öksürme eylemi genellikle derin bir nefes almayla başlar, ardından havanın ağızdan kuvvetle çıkmasıyla devam eder. Öksürük, hava yolunu temizlemek ve korumak için fizyolojik bir mekanizmadır. Normalde, hava yoluna giren gıda veya diğer yabancı maddelere karşı koruyucudur; ayrıca akciğerlerde üretilen balgamın atılmasına yardımcıdır. Öksürük, hastaların tıbbi bakıma başvurduğu en yaygın şikâyettir.
Öksürük bir hastalık değildir, ancak farklı üst ve alt solunum yolu hastalıklarının ortak bir belirtisi olabilir. Akciğer hastalığınız olmasa bile öksürebilirsiniz.
Öksürük reseptörleri adı verilen sinir uçlarınızı tahriş eden bir şey olduğunda öksürük olabilir. Bu sinir uçları; kulak, burun, soluk borusu gibi vücudumuzun birçok bölgesinde bulunur. Soğuk hava, duman, iltihap, solunan havadaki ufak parçacıklar/tozlar, buhar solumak bu alıcıları uyararak öksürmenize neden olabilir.
Öksürüğünüzün ne kadar süredir olduğunu tanımlarken kullanabileceğiniz üç zaman dilimi vardır: akut (3 haftadan az sürer), subakut (3 ila 8 hafta sürer) veya kronik (8 haftadan uzun sürer ve hiç azalmaz).
Akut öksürüğe en sık sebepleri üst solunum yolu enfeksiyonları ve akut bronşittir. Soğuk algınlığında bu öksürük üçüncü ila beşinci gün arasında yavaş yavaş düzelmeye başlar. Soğuk algınlığından kaynaklanan öksürük genellikle sağlığa ciddi bir tehdit oluşturmaz ve genellikle 14 günden uzun sürmez. Soğuk algınlığı olan kişiler tipik olarak burun tıkanıklığı, burun akıntısı, boğaz temizleme ve boğaz ağrısı veya gıcık hissinden de şikayet ederler. Ayrıca boğazlarının arkasından balgam akıyormuş gibi hissedebilirler.
Akut öksürük ayrıca polenler veya güçlü dumanlar gibi tahriş edici maddelerin solunmasından da kaynaklanabilir. Öksürük, astımın yetersiz kontrolünün ilk belirtisi olabilir. Daha az yaygın olarak, akut öksürük zatürree, kalp yetmezliği, yabancı cisimlerin soluk borusuna kaçması gibi daha ciddi durumlardan kaynaklanabilir.
Kanlı balgam, özellikle istirahatte veya geceleri belirgin nefes darlığı, ses kısıklığı, kusma, yemek yerken veya içerken yutma güçlüğü, genel şikayetler (ateş, kilo kaybı, kilo alımı ile birlikte bacaklarda şişlik) eşlik ediyorsa akciğer grafisi çekilmesi ya da daha ileri tetkikler gerekli olabilir.
Sub-akut öksürük en sık olarak bir solunum yolu enfeksiyonundan sonra (genellikle bir virüsten) ortaya çıkar. Günümüzde Covid 19 enfeksiyonu sonrasında uzayan öksürük şikayeti, poliklinik başvurularında sıklıkla gözlenmektedir. Subakut öksürüğün diğer yaygın nedenleri şunlardır: boğmaca (boğmaca) ve astım, kronik bronşit, sinüzit veya bronşektazi gibi durumların alevlenmesi. Öksürük önce iyileşmeye başlayıp daha sonra kötüleştiğinde, sağlık uzmanınızı görmelisiniz.
Birçok nedenden dolayı kronik bir öksürük başınıza gelebilir. Çoğu zaman, neden öksürdüğünüzü açıklayan nedenlerin bir kombinasyonudur.
Bunlara ek olarak akciğerin dokusunda sertleşme olması (interstisyel akciğer hastalıkları), nefes borusuna sürekli olarak yiyecek/içecek kaçması (özellikle yaşlı ve yutma güçlüğü olan hastalarda), bazı ilaçlar, çevresel ve mesleki faktörler (toz, koku ve küçük parçacıklar), uyku apnesi ve psikolojik sorunlar uzun süreli öksürüğe neden olabilir.
Öksürüğünüzün sizi endişelendirdiği her an, bunu sağlık uzmanınızla görüşmelisiniz. Aşağıdaki durumlarda sağlık uzmanınıza başvurmanız çok önemlidir: eşlik eden kanlı balgam, nefes darlığı, göğüs ağrısı, kusma, açıklanamayan kilo kaybı olması. Kronik akciğer hastalarında (KOAH, astım gibi) var olan öksürüğün karakterinin değişmesi (artması, gece uyandırması, boğulur tarzda olması, diğer eşlik eden şikayetlerin olması) de doktora başvurmayı gerektirebilir.