Çocuklarda görülen kalp hastalıklarının doğru tanısı ve zamanında tedavisi çok önemli ve hayat kurtarıcıdır. Başkent Üniversitesi, çocuk kardiyologları, kalp-damar cerrahları, anestezistler, hemşireler, teknisyenler, diyetisyenler ve hasta danışmanlarından oluşan geniş ve deneyimli kadrosuyla kalp hastalığı olan çocuklara ve ailelerine tanı, tedavi, eğitim ve danışmanlık hizmetlerini başarıyla vermektedir.
Kalp nasıl çalışır?
Vücudumuzdaki tüm organlar için gerekli olan oksijen kandaki kırmızı kürelerin içinde bulunur. Kalp, vücudumuzdaki organlara kanın taşınmasını sağlayan pompadır. Ayrıca vücutta kullanıldıktan sonra oksijeni azalmış olan kanı akciğerlere pompalayarak tekrar oksijenlenmesini sağlar.
Normal kalp dört odacıktan oluşur. Üst kısmında bulunan iki odacık (atriyum) sayesinde kanı toplar, alt kısmında bulunan iki odacık (ventrikül) sayesinde ise bu kanı pompalar. Kalbin sağ tarafı akciğerlere, sol tarafı ise vücuda kan pompalamakla görevlidir. Vücuda pompalanan kanın içindeki oksijen kullanıldıktan sonra toplardamarlarla kalbin sağ tarafında toplanır ve akciğerlere tekrar oksijenlenmek üzere gönderilir. Kalbin normal çalışması için bu odacıklar, kas yapısındaki duvarlar (septum) ve kapaklar ile birbirinden ayrılır. Kalbin sağ ve sol tarafında ikişer kapak bulunur (sağda: triküspid kapak ve pulmoner kapak; solda: mitral kapak ve aort kapağı).
Çocuklar da erişkinler gibi kalp hastası olabilir mi?
Sanılanın aksine, kalp hastalığı sadece erişkinlerin hastalığı değildir. Çocuklarda da kalp hastalığı görülebilir. Bunların çoğunluğu doğuştan kalp hastalıklarıdır. Daha seyrek olarak akut eklem romatizması veya Kawasaki hastalığı gibi durumlardan sonra da kalp hastalığı edinilebilir.
Doğuştan kalp hastalığı nedir?
Bebek anne karnındayken, ilk üç ayda kalp gelişimini tamamlar. Bu gelişim sırasında oluşabilecek sorunlar kalbin normal gelişimini engelleyebilir, odacıklar arasında delik oluşmasına, damarlarda veya kapaklarda darlıklara, yetersizliklere neden olabilir. Bazen kalp odacıklarının oluşumunda ve damar bağlantılarında daha karmaşık bozukluklar da görülebilir. Kalbin anne karnında normalden farklı gelişmesinden kaynaklanan ve doğuştan itibaren olan bu hastalıklara DOĞUŞTAN (KONJENİTAL) KALP HASTALIĞI denir. Bu hastalıkların çoğu doğumdan sonra ilk yıl içinde belirti verir. Bazen hastalık doğuştan beri olsa da, belirtileri daha sonraki yıllarda ortaya çıkabilir.
Çocuklarda görülen kalp hastalığının nedenleri nelerdir?
Doğuştan kalp hastalıklarının gelişiminde birçok faktör rol oynar, ancak hastaların sadece %10’unda neden kesin olarak belirlenebilmektedir. Genetik bozuklukların yanı sıra, gebelikte kalbin gelişimi sırasında olumsuz rol oynayabilecek çevresel faktörler de etkilidir. Bilinen çevresel riskler arasında annede şeker hastalığı veya romatizma hastalığının olması, gebelik sırasında enfeksiyon geçirilmesi (örneğin kızamıkçık), ilaç kullanılması yer alır. Genetik bozukluklar aile içinde kalıtım gösterebileceği gibi, annenin gebelik yaşının ileri olmasına bağlı olarak sadece o bebekte de görülebilir.
Kalp hastalığı çocuklarda sık mıdır?
Doğan her yüz bebekten yaklaşık olarak birinde doğuştan kalp hastalığı bulunma riski vardır. Bu risk çeşitli genetik ve çevresel etkilere göre değişebilir. Örneğin ailede birden fazla kişide doğuştan kalp hastalığı varsa, bu hastaların akrabalık dereceleri yakınsa (örneğin kardeş veya ebeveyn hastaysa) ailede hastalığın tekrarlama riski %1’den daha yüksektir. Ancak ailedeki erişkin kişilerde görülen koroner kalp hastalığı doğuştan kalp hastalıkları açısından bir risk oluşturmaz.
Kalp hastası olan bir çocukta ne gibi belirtiler olur?
Doğuştan kalp hastalıklarının hepsi doğumdan itibaren bulunmasına rağmen hastalığın cinsi ve derecesine göre bulgular farklı zamanlarda ortaya çıkabilir. Büyük çoğunluğu bebeklikte belirti verir. Bir bebeğin sık ve zor nefes alması, annesini emerken zorlanması ve yorulması, kilo alamaması, ağız çevresinde, dilde ve tırnak diplerinde morarma olması, sık akciğer enfeksiyonu geçirmesi doğuştan kalp hastalığı belirtisi olabilir. Bu bulguların hepsinin her zaman birlikte olması gerekmez. Belirtilerin bir kısmı ebeveynler tarafından fark edilebilse de çoğu zaman bebeği takip eden çocuk doktorunun dikkatini çeker. Bazı bebeklerde ise bu belirtiler olmadan doktorun duyduğu üfürüm nedeniyle kalp hastalığı araştırılır. Büyük çocuklarda bulgular bayılma, göğüs ağrısı, çarpıntı, yaşıtlarına göre çabuk yorulma şeklinde olabilir.
Üfürüm nedir?
Doktor çocuğunuzun kalbini dinlediğinde kapakların kapanma seslerini net olarak duyar. Kalpte bu seslerin dışında üfleme şeklinde farklı bir sesin bulunmasına üfürüm denir. Şiddetli üfürümler bir kalp hastalığının belirtisi olabilir fakat çocuklarda duyulan bütün üfürümler her zaman kalp hastalığına bağlı değildir. Hafif üfürümlerin çoğu MASUM ÜFÜRÜM denen ve sağlam kalpte de duyulabilen üfürümlerdir. Bazen üfürümün masum olup olmadığı kulakla dinlenerek ayırt edilemez ve ekokardiyografi gibi başka tetkiklere ihtiyaç duyulabilir.
Çocuğumun kalbinde bir sorun olduğundan şüphelenilirse ne yapmalıyım?
Çocuğunuzda gözlediğiniz bazı belirtilerden veya çocuk doktorunuzun bulgularından dolayı kalbinde bir sorun olduğu düşünülüyorsa, tanının kesinleştirilebilmesi ve gerekiyorsa tedavinin planlanarak yönlendirilmesi için bir çocuk kardiyologuna başvurmalısınız. Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi, İstanbul Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi’ni 0216 554 1500 numaradan arayarak çocuk kardiyoloji bölümüne randevu alabilirsiniz. Bu numaradan ulaşabileceğiniz hasta danışmanlarımız randevu gününü ayarlamak dışında, size sevk işlemleriyle ilgili de bilgi verebilir.
Kalp hastalığının tanısı için hangi yöntemler kullanılır?
Tanı için en sık kullanılan yöntem ekokardiyografidir.
EKOKARDİYOGRAFİ (EKO): Ultrason dalgaları kullanarak kalbin yapısını ve işlevlerini inceleyen bir yöntemdir. Çalışma şekli diğer ultrason aletlerine benzer, radyasyon yaymaz. Eko probunun ses dalgalarını daha kolay iletip algılayabilmesi için çocuğunuzun göğsüne jel sürülür. İşlem acı veya ağrı vermez fakat küçük çocuklar için sıkıcı olabilir. Uzun süre istenilen pozisyonda çıplak yatmak istemeyen çocuklar eko sırasında ağlayarak işlemi zorlaştırabilirler. Bunu önlemek amacıyla, eko için geldiğinizde bebeğinizin tok, altının temiz olmasına dikkat ediniz. Yanında ilgisini çekecek, sevdiği oyuncaklar getiriniz. İşlem süresince çocuğunuzla konuşarak sakinleştirebilirsiniz. Sakin durmayan çocukların ağızdan veya burundan ilaç verilerek sakinleştirilmesi gerekebilir. Eko sonucunu doktorunuzdan aynı gün öğrenebilirsiniz.
ELEKTROKARDİYOGRAM (EKG): Kalbin değerlendirilmesi için kullanılan en hızlı ve basit yöntemlerden biridir. İşlem eğitimli bir teknisyen tarafından yapılır. Çocuğunuzun göğsüne, kollarına ve bacaklarına küçük elektrodlar yapıştırılır. Bu elektrodlar EKG cihazına elektrik kablolarıyla bağlanarak kalbin elektriksel aktivitesini kaydeder. Bu sırada çocuğunuzun sırtüstü ve kımıldamadan yatması gerekir.
EKG kalbin ritmi hakkında bilgi verdiği gibi bazı doğuştan kalp hastalıklarındaki değişikliklere de işaret eder. EKG doktorunuz tarafından yorumlanır ve sonucu aynı gün verilir.
GÖĞÜS RÖNTGENİ: Akciğer filmine benzer. Kalbin büyüklüğünü, şeklini, akciğer damarlarını göstererek alttaki kalp hastalığı hakkında kabaca bilgi verir. Film doktorunuz tarafından yorumlanır ve sonuç aynı gün verilir.
EGZERSİZ TESTİ: Hastanemizde egzersiz testi yürüyen bir bant üzerinde uygulanmaktadır. Çocuğun verilen komutları anlayıp uygulayabilir yaşta olması gerektiğinden 5 yaşından büyük çocuklarda yapılır. Tıpkı EKG testinde olduğu gibi elektrodlar yerleştirilerek istirahat sırasında EKG kayıtları alınır, tansiyon ölçülür. Kayıtlar, hızlı yürüyüş şeklindeki yaklaşık 15 dakikalık egzersiz sırasında ve sonraki dinlenme aşamasında da devam eder. Bu test, egzersiz sırasında yakınmaları olan hastalarda yakınmaların ortaya çıkışını gözlemek amacıyla, bazı ritim bozukluklarında, doğuştan kalp hastalıklarının ameliyattan önce veya sonra değerlendirilmesinde, çocuğunuzun egzersiz kapasitesini yaşıtlarıyla kıyaslamada kullanılabilir. Test sırasında çocuğunuzun rahat giyisiler giymesi iyi olur. Testin sonucu aynı gün belli olur.
HOLTER TESTİ: Holter cihazı, cep telefonu büyüklüğünde portatif bir kalp monitörüdür, çocuğunuzun kalp ritmini 24 saat aralıksız kaydetmeye yarar. EKG testinde olduğu gibi göğse yapışkan elektrodlar ve elektrik kablolarıyla bağlıdır. Test, normal günlük aktivite sırasında kalp ritmini incelemek amacıyla yapılır, bu nedenle Holter kayıt cihazını bir gün boyunca ödünç alarak evinize götürürsünüz. Çocuğunuz Holter cihazı üzerindeyken okula gidebilir, cihaza zarar gelmesini önlemek koşuluyla oyun oynayabilir. Kayıtların doğru analiz edilebilmesi için kayıt sırasında oluşan yakınmaların ve yapılan tüm aktivitelerin size verilen bir forma kaydedilmesi gerekir. EKG kayıtları bilgisayar ortamında tek tek incelenip değerlendirildiği için sonucu almanız birkaç gün sürebilir.
KALP KATETERİZASYONU/ANJİOGRAFİ (ANJİYO): Eko’nun yeterli bilgi vermediği ve ameliyatın planlandığı hastalarda tanı amacıyla uygulanır. Bazı doğuştan kalp hastalıklarında ise ameliyata gerek kalmadan kateter sırasında tedavi de mümkündür. Her yaştaki çocuğa hatta yenidoğanlara uygulanabilir.
İşlemler steril ortamda gerçekleştirildiğinden bu sırada çocuğunuzun yanında bulunmanız mümkün değildir. İşlem sırasında çocuğunuzun canının yanmaması için anestezi doktorları tarafından sakinleştirici ve uyutucu ilaçlar verilir. Birçok çocuk ilaçların etkisiyle yapılan işlemi hatırlamamaktadır. Kateterizasyon kasıkta bulunan damara iğneyle girilerek başlar. Daha sonra kateter adı verilen çok ince borular damarlar ve kalp odacıkları içine ilerletilir. Buradan basınç ölçümleri, kan örnekleri alınır. Gerekli yerlere radyoopak madde verilerek kanın akış yönünü gösteren filmler çekilir.
Kateter-anjiografi öncesinde anestezi verecek olan doktor çocuğunuzu muayene eder, kalp doktorunuz işlemi ayrıntısıyla anlatarak sorularınızı yanıtlar.
Çocuklarda görülen kalp hastalıkları için ne tip tedaviler uygulanır?
Doğuştan kalp hastalıklarının çoğunun tedavisi ameliyatla yapılır. Hastaların bir kısmı erken müdahale edilmediği zaman kaybedilebilir. Bunun yanı sıra bazı küçük kalp delikleri kendiliğinden kapanır, bazıları ise hiç kapanmasa da çok küçük oldukları için ömür boyu ameliyat edilmeden takip edilebilir. Kateter ile tedavisi mümkün olan doğuştan kalp hastalıkları da vardır. Kapak ve damar darlıkları kateter sırasında balon ile genişletilebilir, bazı özellikteki kalp delikleri de kateter yardımıyla kapatılabilir. Her hastalık için farklı tutum gereklidir. Takip ve tedavinin şekline, zamanlamasına izleyen çocuk kardiyologunun karar vermesi gerekir. Ameliyat edilecek birçok hastaya ekoya ek olarak kateter-anjiografi de uygulanır, bulgular çocuk kardiyoloji ve kalp damar cerrahisi bölümlerinin katıldığı toplantıda tartışılarak konsey kararı alınır. Konsey kararı ameliyatın şeklini ve zamanını belirmeyi amaçlar. Daha sonra ameliaytla ilgili ayrıntılı bilgiyi kalp-damar cerrahıyla görüşerek alabilir, tüm sorularınızı yöneltebilirsiniz.
Çocuklarda kalp hastalığı kendiliğinden düzelebilir mi?
Bazı doğuştan kalp hastalıkları kendiliğinden düzelebilir. Bunlar kulakçıklar veya karıncıklar arasında bulunan küçük deliklerdir. Ancak bu hastaların da deliğin kapanma sürecinde çocuk kardiyologu tarafından düzenli takip edilmeleri gereklidir.
Tedavi için beklenen belli bir yaş var mıdır?
Doğuştan kalp hastalıklarının çoğu ameliyatla tedavi edilir. Her hastalık için farklı bir zamanlama söz konusudur. Sanıldığının aksine her yaştaki çocuğa kalp ameliyatı uygulanabilir. Bunun için belli bir yaş veya kilo sınırlaması yoktur. Bazı kalp hastalıklarında yenidoğan döneminde acil olarak yapılan ameliyat hayat kurtarır. Bazı kalp hastalıklarında ise deliklerin kendiliğinden kapanma potansiyali nedeniyle daha uzun süre beklenebilir. Bu hastaların da çocuk kardiyolojisi kontrollerine düzenli olarak gitmeleri gereklidir. Takipten çıkan hastalar bazen çok beklenildiği için ameliyat şansını kaybedebilirler.