Lezzet verici özelliği ile yemeklerin hem yapımında hem de hazırlanmasında kullanılan tuz ayrıca besinlerin dayanıklılığın artmasında ve saklanmasında da kullanılıyor. Tuz sodyum ve klor elementinden oluşmaktadır ve sodyumun; elektrolit, sıvı, asit-baz dengesinin sağlanması, normal kas hareketlerinin sürdürülmesi, sinirlerin uyarılması, kan basıncının düzenlenmesi gibi vücutta önemli işlevleri vardır. Vücudumuzun tuza ihtiyacı olsa da tüketilmesi gereken günlük tuz miktarı 5 gr (1 silme tatlı kaşığı) ile sınırlandırılmıştır. Ancak ülkemizde yapılan çalışmalar sonucunda günlük ortalama 15 gr tuz tüketildiği görülmüştür. Fazla tuz tüketimi hipertansiyon, kardiyovasküler hastalıklar, kanser, osteoporoz, obezite, böbrek hastalıkları, multiplskleroz (MS), akciğer inflamasyonu, katarakt gibi birçok hastalık riskini artırmaktadır. Özellikle hipertansiyonu olan kişiler düşük sodyumlu beslenme şeklini benimsemelilerdir. Bu tarz beslenmede sebze, meyve, tam tahıllar ve yağlı tohumlar tercih edilirken işlenmiş ürün, kırmızı et ve rafine şeker tüketiminden uzak durulmalıdır.
Tuz tüketimini azaltmak için;